Çocuk ve Okul Öncesi Eğitim
Dış dünyaya açılımın en önemli ayağı ise çocuğunuzun “okul öncesi eğitim”ine başlaması olacaktır.
Çocuğunuzun; ev dışında anne ve babanın sorumlulukları olduğu gibi okul sorumluluğunun olması, çocuğunuzun bilişsel ve sosyal gelişiminin yanı sıra kişilik gelişimi için de önemli bir unsurdur.
Bir bebeğin hayatı ev ile başlar ve öğrenim ev ve yakın çevresi aracılığı ile gerçekleşir. Bebeğinizin yürümesi, konuşmayı öğrenmesi, tuvalet eğitimi ile birlikte özerklik dönemi artık başlar ve “kavram eğitimi, el becerilerinin gelişimi, sosyal iletişim becerilerinin gelişimi” ile büyüme devam eder.
Çocukluğun ilk yıllarında ev yaşantısı çocuk için renkli ve merak edilen uyaranlarla dolu bir yer olarak görülse de bir süre sonra ev yaşantısı çocuğu gelişiminde tekrara yol açar. Burada sürekli bakan kişi ile sabit bir iletişim, belirli sınırlarda oynanan oyunlar, uyaran yoksunluğu çocuğunuzun gelişiminde sınırlayıcı etkenlere yol açabilir.
Kreş ve Anaokulunda Çocukluk
Okul öncesi eğitime giden bir çocuk ise; evdeki sınırlı yaşantısının yanı sıra, birçok farklı deneyim elde eder. Kreş ve anaokullarında birçok farklı tutum ile yetiştirilen ve farklı deneyimlere sahip aynı yaş grubundan belirli sayıda çocuğun bir arada olması, çocuklarımızın bir o kadar farklı deneyim elde etmelerini sağlar.
Çocuğunuzun kreş ve anaokullarında farklı deneyimler elde etmesi ve farklı ortamlarda bulunması, kimlik ve kişilik gelişimini desteklerken aynı zamanda olumsuz deneyimler ile de baş etme becerilerini geliştirir. İş bu deneyimler çocuğunuzun dış dünyaya açılımı ile hızlanarak gelişir.
Okul Öcesi Eğitim, çocuğun gelişiminde ikinci olmanın bir kayıp olmadığını deneyimleyerek çocuğun fark etmesinde yardımcı bir süreçtir.
Sonuç olarak okul öncesi eğitim, çocuğunuzun bilişsel, sosyal, dil gelişimlerini desteklerken edinilen her olumlu ya da olumsuz deneyim ile çocuğunuzu ruhen besleyen de bir olgudur.